Keynote Nedir ve Sunum Tasarımında Kullanımı Neden Çok Yaygınlaştı?
Son zamanlarda Keynote nedir sorusuyla daha sık karşılaşmaya başladık. Çünkü sunumlar, hayatımızda giderek daha fazla yer kaplıyor.
Sunum uygulamaları; akademiden seminerlere, kongre ya da tanıtım toplantılarından kurumsal etkinliklere kadar muhtelif alanlar için belki de en gerekli ve önemli araçlar arasında. Kullanım alanının ihtiyacına yanıt verecek doğru sunum programını seçmedeki dikkate değer faktörler arasında kullanım kolaylığı, taslak seçeneği çeşitliliği ve estetik ihtiyaçlara yanıt verebilecek tasarımsal donanım sayılabilir.
Keynote nedir?
Sunum tasarımı denince akla ilk gelen program, genellikle PowerPoint olsa da Apple tarafından geliştirilen Keynote, çok tercih edilen sunum programları arasında yer alıyor. Keynote, özellikle çok çeşitli görsel ve tasarım seçenekleri ile sunum hazırlama ve tasarlamada oldukça etkili görünüyor. Öte yandan Apple’in yarattığı bir program olarak da güven kazandığına şüphe yok.
Keynote’un öne çıkan özellikleri
Keynote nedir sorusuna cevap verirken bu programın önemli özelliklerinden bahsetmemiz gerekir. Keynote’un son yıllarda çok tercih edilen bir program olmasının pek çok nedeni var. Bunlardan en önemli ikisi şöyle:
1. İnteraktif tasarıma izin verir
Keynote nedir sorusunu, minimal tasarımı ile kullanıcı dostu bir program olarak yanıtlamak mümkün. İş toplantıları, eğitim ve tanıtım etkinlikleri ya da herhangi farklı amaçla hazırlanan bir sunum için kullanabileceğiniz pratik bir yardımcı. Sunumunuzun tasarımını geliştirmek için Keynote ile pek çok şey yapabilirsiniz.
Örneğin, interaktif sunum taslaklarını kullanarak dinleyiciyi de konuşmanıza aktif olarak dâhil edebilir ve tek taraflı bir aktarımdansa etkileşim barındıran canlı bir konuşma ya da sunum gerçekleştirebilirsiniz.
2. Görsel tasarımda kolaylık sağlar
Konuşmanızı etkili ve hatırlanır kılmak adına, görsel öğeler kullanmak çok işe yarar. Görsel hafızayı kullanarak daha kalıcı konuşmalar yapmak için, Keynote’un fotoğraf ya da animasyon ekleme özelliklerini kullanabilirsiniz. Böylece sözel bağlamı destekleyen görsel ya da işitsel imgelerle çok daha bütünlüklü ve anlaşılır bir sunu çıkar ortaya.
Ayrıca, grafik, tablo ya da şekil ekleme özelliklerini de barındıran bu programda, gerektiğinde sunumunuzu görsel olarak kolayca desteklemeniz mümkün. Kullandığınız öğe üzerinde bir takım değişiklikler yapmaya olanak tanıyan Keynote, pek çok Apple ürünü gibi sağladığı kullanım kolaylığı ile kullanıcılarından olumlu yorumlar alıyor.
Mesela, eklediğiniz bir fotoğrafın çerçevesini dilediğiniz çerçeve tasarımını seçerek kişiselleştirebilir veya zevkinize veya ihtiyacınıza uygun bir çerçeveyi kendiniz de yaratabilirsiniz. Bu gibi özellikler, kullanıcıya daha kişisel bir deneyim sunarak daha biricik sunumlar hazırlamaya da olanak tanıyor. Kişisel tasarım yaratabilme opsiyonu, Keynote’un avantajlarından biri olarak göze çarpıyor.
PowerPoint vs. Keynote
Şimdi de, Keynote’un artan popülaritesini anlamak için tasarım programları Keynote ve Powerpoint’e karşılaştırmalı bir yaklaşımla bakalım.
Her iki program da grafik, animasyon, tablo veya videolar gibi görselleştirmelerle daha unutulmaz bir anlatı imkânı tanıyor. Hem PowerPoint hem de Keynote, kendi kendine akan veya kullanıcının akış hızını kontrol etmesini sağlayan özellikler sunuyor. İkisinde de sunum dosyanıza, fotoğraf, video, ses dosyası ya da grafik gibi ekler yapmanız mümkün. Keynote nedir sorusunun cevabını anlayabilmek için bu iki program arasındaki farkı anlamamız gerekir.
PowerPoint, piyasadaki uzun süreli varlığıyla aslında Keynote’dan daha tanınır bir program. Zira Keynote çok daha sonraları geliştirilip muadil bir program olarak kullanıcıların hizmetine sunuldu. Daha genç bir sunuş programı olmasına karşın, göze hitap eden daha modern ve estetik tasarımıyla kullanıcıların dikkatini çekmekte gecikmedi. Ek olarak, ilgi gören animasyon efektlerine de sahip olan Keynote’un artılarından biri, henüz programı yeni kullanmaya başlamış olan birinin bile kolaylıkla ve hızlıca öğrenebileceği basit bir arayüzü olması.
PowerPoint sunum dosyasını oynatabilmek için programın yüklü olduğu bir bilgisayar ve bir projektör gerekiyor. Keynote kullandığınızda, programın dışa aktarma özelliği sayesinde, sunumu oynatacağınız cihazda herhangi bir program yüklü olmasa dahi internet tarayıcısı ile sunumunuzu oynatabilirsiniz.
Bununla beraber, çeşitli görsel efektler ve temalarla ilgi çekici sunumlar hazırlamaya olanak tanıyan Keynote, birden fazla cihazda iCloud üzerinden dosyalarınızı senkronize etmeye olanak tanıyor. Bu özellik, kuşkusuz birçok kullanıcıyı sunum dosyalarını cihazdan cihaza aktarma zahmetinden kurtararak kullanıcılara çağın hızıyla hareket etme kabiliyeti kazandırıyor. Ek olarak, dosyanız üzerinde değişiklik yapma imkanını, programı indirmeksizin internet tarayıcısı üzerinden de sunması Keynote’un avantajlarından bir diğeri.
İş dünyasındaki veya bir okuldaki herhangi bir eğitimde, sunuş sonrası dosya paylaşımı çok yaygındır. Dışa aktarma özelliği sunduğundan bahsettiğimiz Keynote sunum programı, dosya paylaşımını da epeyce kolaylaştırıyor. Sunumlarınızı cihazdan cihaza taşımak veya mail üzerinden aktarmakla uğraşmak yerine, Keynote ile hazırladığınız sunumun html versiyonunu paylaşarak dinleyicilerinize daha kolay bilgi aktarabilirsiniz. Başka bir avantajı da, hem PowerPoint dosyalarını açabilme, hem de bünyesinde oluşturulan dosyaları PowerPoint formatına dönüştürebilmesi olarak sayılabilir.
PowerPoint’e kıyasla Keynote, ana sayfasında daha minimal bir tasarımla karşımıza çıkan ve böylece kullanıcılarına daha temel özellikler üzerinden basit bir kullanım kolaylığı sağlıyor. Keynote, bu kullanım avantajından dolayı çok daha kullanıcı dostu olarak görülüyor. PowerPoint’in olanaklarının hemen hepsine sahip olmasının yanında, minimal tasarımıyla vermek istediğiniz mesaja daha kolay odaklı kalmanızı sağlayarak etkili sunumlar hazırlamanıza yardımcı oluyor.
Birçok Apple ürünü gibi, Keynote’un estetik olarak daha önde olduğunu söylemek yerinde olacak. Görsel çeşitlilik ve tasarım için gereken azami estetik; izleyicinin odağını konuda tutma imkanı tanıdığı gibi, aynı zamanda anlatıcının motivasyonunu arttırıyor.
Keynote’un PowerPoint’in önüne geçmesini sağlayan sebeplerden biri de animasyon ekleme seçenekleri. Yine kullanıcı dostu olduğu söylenebilecek bir sistem ile özellikle çoklu animasyon ekleme durumunda, Keynote’un PowerPoint’ten çok daha işlevsel ve kullanışlı olduğunu söylemek yanlış olmaz. Ayrıca, pek çok kullanıcı Keynote kullanma sebepleri arasında görsel etkisi muazzam olan efektlerden bahsediyor. PowerPoint sunumlarına kıyasla Keynote, dinleyici açısından daha etkileyici bir deneyim sunuyor ve anlatıcı açısından ise dikkatle dinlenmesine katkıda bulunarak sunumun verimini güçlendiriyor.
PowerPoint, eğitimler ve seminerlerle kurumsal iş toplantıları ve pek çok başka konuşmanın uzun zamandır vazgeçilmez bir aracı olmaya devam ediyor. Buna karşın, çağın hızına ve estetik gerekliliklerine daha iyi uyumlandığını söyleyebileceğimiz Keynote, kullanıcı dostu basit tasarımı ile PowerPoint’in yaygınlığını azaltarak, popülerleşmeye başlayan yeni nesil bir sunum aracı olarak karşımıza çıkıyor.
Daha pratik, hızlı, estetik ve kullanışlı olan birçok medyumu yaygınlaştıran bu çağda, Apple’ın Keynote sunum programı, daha da revaçta olarak kullanılmaya devam edecek gibi görünüyor. Neticede, ne kadar iyi bir sunum yaptığınız,
- mesajınızı ne kadar etkili iletebildiğiniz,
- dinleyiciyi ne kadar odaklı tutabildiğiniz,
- görsel ve işitsel dikkatini ne oranda çekebildiğiniz ve
- totalde ne kadar etkilediğinizle alakalı.
Bu da, sunuşunuz için gerekli aracıyı ne kadar iyi kullandığınız ve size hangi imkanları tanıdığıyla doğru orantılı diyebiliriz. Bu minvalde Keynote, daha güncel ve çağın gerekliliklerine yanıt veren bir seçenek olarak göze çarpıyor.